The Ground Beneath Her Feet, Salman Rushdie (Yalın)

U2’nun son albumunun Avrupa baskisinda 12 numarali sarkinin adi The Ground Beneath Her Feet. Dostu Salman’in romanindan sozleri secen Bono yazmis muzigini. Yaklasik 600 sayfalik kitabi okurken de tum ana karakterleri film muzikleri misali kafamda bu sarki ve benzeri tonlari kullanarak tasvir ettim. Zaten kitap adeta notalarla yazilmis ve sanki her yeni bolumun basinda bir sol anahtari ve sonunda bir sus isareti var; roman Vina Apsara ve Ormus Cama adli iki uluslararasi rock yildizinin oykusu. Guzeller guzeli ve etkileyici sesli Vina’nin, kendi gibi muzikle icice bir hayata sahip Ormus ile kucuklugunden beri yasadigi iliskiler uzerine kurulu, mitolojik Orpheus hikayesinin esnetilerek gunumuze uyarlanmasiyla ortaya cikan epik ve lirik bir roman bu. Continue reading The Ground Beneath Her Feet, Salman Rushdie (Yalın)

Midnight’s Children (Geceyarısı Çocukları), Salman Rushdie

Kitabin ilk 20-30 sayfasini okurken kendi kendime o kadar cok “Oha!” dedim ve sagina soluna o kadar cok not aldim ki, hemen “Evet, Irvine Welsh2€™ten sonra butun yazilarini okuyacagim ikinci yazar Salman Rusdie olacak” dedim kendi kendime – cocukken okuduklarimdan Enid Blyton ve Jules Verne’i saymiyorum. Continue reading Midnight’s Children (Geceyarısı Çocukları), Salman Rushdie

Hindistan ve Din

Nehrin kiyisinda sabahin 6’sinda sabah sporunu (yoga) yapanlar, disini fircalayanlar, kahverengi su icinde sabah banyosunu yapanlar, meditasyon yapanlar, camasir yikayanlar, iki dua edip para alan rahipler, alna renkli toz (tika) surup para alan rahipler, mum ve cicek satanlar, gargara yapanlar, acayip hint halterleri ile vucut gelistirenler, cins cins turistler, balikcilar, cins cins turistlere incik boncuk satmaya calisan cins cins seyyar saticilar, kayik gezisi yapan turistler icin kayikli saticilar, olu yakicilar, olu yakilirken para karsiligi sure basina para alan duacilar, olunun sonuna kadar yandigini (para karsiligi) kontrol ediciler, olu yakarken kotu kokmasin diye tozlar ve bezler satan dukkan sahipleri ve daha daha seyyar saticilar ile karsilasmamak imkansiz. Bir diger imkansiz sey ise daracik sokaklarda hayvan bokuna basmadan yurumek. Continue reading Hindistan ve Din

The God of Small Things (Küçük Şeylerin Tanrısı), Arundhati Roy

Orhan Pamuk Oteki Renkler’de biraz da kucumseyerek ikinci dilinde yazan yazarlarin kelime oyunlarini cok sevdigini soylemisti. Ben Hintli yazarlarin ikinci dilinde yazdiklarini dusunmuyorum. Cunku yazarlarin icinden cikmis olduklari ust kast Hintlilerin evlerinde Ingilizce cogunlukla birinci dil. Ama Arundhati Roy bol kelime oyunlariyla Orhan Pamuk’un tesbitini hakli cikariyor. Bence kelime oyunlarindaki israrin sebebi yillarca ezilmis Hintilerin Ingilizceyi bir Ingiliz’den daha iyi kullanabilecegini gosterebilme hirsi. Ayni sekilde, kitap boyunca esmer Hintlilerin cilli Ingiliz Margaret’e cilt rengi yuzunden ne kadar hayran olduklarinin yaninda, kendi ustunluklerini gostermek icin cabalamalarini da gorebiliyorsunuz. Ama ne Rusdu’nun ne de Roy’un kaleminde bu oyunlar igreti durmuyor, cunku ikisi de bu isin ustalari gibi yaziyorlar. Continue reading The God of Small Things (Küçük Şeylerin Tanrısı), Arundhati Roy